Son dönemde herkes bir “çocuk” tan bahsediyor, “çocukluğun” ne kadar önemli olduğundan. Şarkılar, şiirler, kitaplar, diziler, filmler hep ona göndermeler yapıyor. Terapistler sürekli aynı jargonu kullanıyor; çocukluğa inmek, içimizdeki çocuk, çocuk modu, çocuğu sevmek, çocuğa sarılmak. Peki ya kim bu çocuk? Nerede bulacağım ben çocukluğumu? Neyi incelediğimizi bilmezsek onunla bağ kuramayız ki. Nereye bakacağımızı bilmezsek onu bulamayız ki. İçimizdeki çocuğu sevmek hedefi şahane; fakat tanımadığımız birini nasıl severiz? Yahu kim bu çocuk? Önce bir tanıyalım lütfen ürkütmeden kendimizi.